Bir Amatör Lig Efsanesi: Bradford City




   Memleketimde Bank Asya takımı bir üst tura çıkınca Kızıldeniz yeniden yarılmışcasına heyecan uyanır; İngiltere'de amatör kümeden çıkan takım final oynar kendine tabloid bir köşede yer bulur. İngiltere 4. ligi takımlarından Bradford City'nin İngiltere Lig Kupasında  final ayağına yükselmesi belki futbolun düpedüz endüstrileşmiş olduğu İngiltere gibi bir ülkede çok geniş bir yer bulmaz gündemde belki ama benzer bir durum Türkiye'de yaşansa yer yerinden oynar; hele de elenen belli başlı bir kulüpse. Böyle bir durumda Türk yönetici ne yapar? Tribünden yükselen bini bir para küfürlere kulağını kapatmaz; maçın ardından bir medya ordusu önünde en nemrut yüz ifadeleri takılınıp hakemlere yüklenilir, hemen akabinde teknik direktörle birlikte 3-5 oyuncunun bileti kesilir;  taraftardan özür dilenir, gereğinin yapılacağı söylenerek ceza sisteminin en sert biçimde işleyeceği sözüyle gönülleri alınır. İngiltere'de ne olur? Taraftar bir kaç gün homurdanır, elenen takımın başkanı benzer bir durumun tekrarlanmaması gerektiğini menajere iletir, takım bir ihtimal bir nebze boş sayılabilecek tribünler önünde bir sonraki maçını oynar ve lige dönülür. Türkiye kupasında Fenerbahçe'nin Pendikspor, Galatasaray'ın Trabzon 1461, Beşiktaş'ın Çanakkale Dardanel mağlubiyetleri bu kulüplerin tarihi için 'kara leke' olarak anılır oysa. Zihniyet farkı bu kadar nettir. Şu sıralar Süper Lig liderinin 18 maçından sadece 9'unun kazanabildiği ülkemizde hala futbolun kalitesinin yükseldiğinden bahsedilir üstelik.  Rijkkard'ın o malum açıklaması ne manidar geliyor insana: 'Türkiye'de her şeyden biraz var ama hiç bir şeyden tam yok'.

Yorumlar