Demokrasi Üzerine Alabildiğine Yüzeysel ve Derinliksiz Bir Yorum

   Gündemde her daim kendine en fazla yer bulmuş kelimelerden biridir 'demokrasi' ve herkesin eşit olması gerektiği konusunun başlığıdır. 'Eşitlik' kelimesi de en az altında yer aldığı başlık kadar sihirlidir birçokları için. Bana sorarsanız demokrasi hayal dünyamızda yarattığımız bizden başka hiç kimselerin göremediği, sessiz kahramanımızdır. Hayalde olsa varlığı güç verir insana. Dünyada  herkesle eşit olduğu fikri canlanır zihinlerde. Peki eşitlik doğuştan kazanılmış bir hak mıdır; hangi bireyler eşittir? Bu soruların cevabı benim için açık. Eşitlik doğuştan gelen bir hak değildir; sadece aynı yolu kat eden bireyler birbiriyle eşit olabilir sadece. Bu yüzden 'benim oyumla dağdaki çobanın oyu bir mi' sorusu kulağa zalimce ve aşağılayıcı gelebilir ama doğruluk payı büyüktür. Koca bir hayat birikimine sahip, düşünen, analitik düşünce kabiliyetine sahip, ilim-irfan sahibi bir insanla kahvede akşama kadar oyun oynayan adamın bir tutulması yersizdir. Ülke nüfuslarının en büyük dilimini kalifiye özellikler barındırmayan kişilerin oluşturduğu gerçeğinden unutmadan şunu da ekleyeyim; dünya gözü gören, okul okumamış ama hakkaniyet sahibi, her sabah çocukları okula gitsin, ilim irfan sahibi olsun diye erkenden kalkan, tarlasını süren, ürününü pazara getiren bir köylü yukarıda yaptığım tanımlamanın dışındadır.

Yorumlar